Abdominal aort cerrahisinde intravenöz aminoasit infüzyonunun miyokardiyal fonksiyonlar ve postoperatif analjezi üzerine etkileri
Journal Title: Dicle Tıp Dergisi - Year 2013, Vol 40, Issue 1
Abstract
Amaç: Abdominal aort cerrahisinde intravenöz aminoasit infüzyonunun miyokard ve postoperatif analjezi üzerine etkileri incelendi. Gereç ve yöntem: Ardışık 40 hasta genel anestezide aminoasit infüzyonu uygulanan ve uygulanmayan (Grup 1 ve 2, n=10), kombine genel/epidural anestezide aminoasit infüzyonu uygulanan ve uygulanmayan (Grup 3 ve 4, n=10) olarak rastgele ayrıldı. 2007 AHA/ACC ve Modifiye Goldman ile kardiyak risk değerlendirildi. Genel anestezide intravenöz remifentanil, rokuronyum ve sevofluran uygulandı. Kombine genel/epidural anestezide, indüksiyon öncesi lomber epidural kateterden 10 mL %0,25 bupivakain sonrası infüzyon %0,25 bupivakain 4 mL/saat, 24 saat uygulandı. İntravenöz aminoasit 80 g/L solüsyonundan 2,5 ml/kg/saat, toplam 8 saat uygulandı. İntraoperatif 10 dakikada bir, postoperatif 1. ve 24. saatlerde kan basıncı ve kalp atım hızı değerleri kaydedildi. Plazma kreatin kinaz MB fraksiyonu, troponin değerleri, numerik analog skala ile ağrı değerlendirmesi preoperatif, postoperatif 1. ve 24. saatte ölçüldü. Postoperatif 24 saatlik analjezik tüketimi ve yan etkiler kaydedildi. Bulgular: 2007 AHA/ACC sınıflamasında orta ve yüksek kardiyak riskli hasta sayısı (26/40, %65), modifiye Goldman ile olan hasta sayısından (5/40, %12,5) yüksekti (p=0,04). Gruplar karşılaştırıldığında, miyokardiyal enzimlerin değerleri ve komplikasyonlar açısından fark bulunmadı (p>0,05). Postoperatif analjeziklerin Grup 3 ve 4’deki kullanımları Grup 1 ve 2’den düşük bulundu (p=0,002). Sonuç: Abdominal aort cerrahisinde, intravenöz aminoasit infüzyonunun intraoperatif ve postoperatif hemodinamik parametreler yanısıra miyokardiyal enzim değerlerinde belirgin farklılıklar saptanmadı. Kombine genel + epidural uygulanan hastalarda postoperatif analjezi daha başarılı bulundu. Anahtar kelimeler: Aminoasit, abdominal aorta, vasküler cerrahi, epidural anestezi, genel anestezi, kreatin kinaz, troponin, postoperatif analjezi
Authors and Affiliations
Mustafa Turhan, Ayşe Baysal, Mevlüt Doğukan, Hüseyin Toman, Ahmet Çalışkan, Tuncer Kocak
Erythema nodosum: The clinical and demographic characteristics of 33 patients
Objective: In this study our aim was to determine demographic and clinical features, etiological factors, laboratory findings and treatment regimens of patients who were diagnosed and treated with erythema nodosum. Met...
The results of conjunctivolimbal autograft transplantation in primary pterygium
Objective: To evaluate the results of conjunctivolimbal autograft transplantation in the treatment of primary pterygium. Methods: One hundred and forty-eight eyes of 140 patients with primary pterygium were incl...
Meme kanseri dalak metastazına bağlı gelişen hipersplenizme yaklaşım: Olgu sunumu
Meme kanserinin en sık metastaz bölgeleri kemikler, akciğerler, karaciğer, lenf nodları ve beyindir. Meme kanserinin dalağa metastazı ise çok nadirdir. Hipersplenizm, karsinomalarda ciddi hemolitik aneminin bir nedeni...
Sülforafanın ratlarda asetaminofenin-indüklediği nefrotoksisitede sistatin-c düzeylerine etkisi
Amaç: Canlıların kimyasallara ve ilaçlara maruziyeti sıklıkla karaciğer ve böbrek toksisitesi ile sonuçlanır. Toplum ve hastane kaynaklı böbrek hastalıklarının önemli ve büyük bir kısmını ilaçlar oluşturmaktadır. Çalı...
Monosymptomatic nocturnal enuresis
Enuresis Nocturna is the most common urologic problem in childhood. There is not a consensus about terminology. Terminology identified by The International Children’s Continence Society (ICCS) is recommended. Bed-wett...