Ceza Muhakemesinde Objektif Bir Taraf Olarak Savcılık Makamı
Journal Title: Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi - Year 2021, Vol 7, Issue 2
Abstract
Ceza muhakemesinde savcıların yerine getirdikleri görev göz önünde bulundurulduğunda bir taraf olup olmadıkları ve ceza muhakemesi sürecinde tarafsızlık yükümlülüklerinin bulunup bulunma- dığı hususu son derece tartışmalıdır. Bu tartışma özellikle savcıların objektif olmayan kararlar verme risklerinin bulunabileceği durumlarda retleri veya çekinmelerinin mümkün olup olmaması bakımından önem arz etmektedir. Nitekim Ceza Muhakemesi Kanunu’nda savcılar için bir ret veya çekinme kurumu öngörülmüş olmadığından bu gibi durumlarda nasıl hareket edilmesi gerek- tiği belirsizdir. Bu tartışmayı doğuran sorun, öncelikle savcılık makamının ceza muhakemesinde- ki konumunun belirlenmesini gerektirmektedir. Bunun için de ilk olarak savcının devlet erklerin- den hangisinin bir organı olarak görev ifa ettiği belirlenmelidir. Bu belirleme ile esasen yargı, iddia ve savunma makamlarının konumu itibariyle ceza muhakemesindeki rollerinin tespit edil- mesi sağlanmış olacaktır. Böylelikle de savcılar bakımından ret veya çekinme kurumuna gerek bulunup bulunmadığına ilişkin bir kanaate varılması mümkün hale gelecektir. Bu çerçevede bu çalışmada öncelikle erkler ayrılığı bağlamında savcının konumu ele alınmıştır. Daha sonra yürüt- menin bir parçası olduğu düşünülen savcının taraf olup olmadığı meselesi üzerinde durulmuştur. Savcının muhakemede objektif olma yükümlülüğü altında olan objektif bir taraf olduğu kanaatine varılarak, reddi ve çekinmesine ilişkin meseleler değerlendirilmiştir. Considering the role of prosecutors in criminal proceedings, it is highly controversial whether they are a party and whether they have a duty of impartiality in the criminal procedure. This discussion is particularly important to determine whether the refusal or withdrawal of prosecutors is possible when there is a risk of giving non-objective decisions. As a matter of fact, it is unclear how to act in such cases since there is no refusal or withdrawal regulations for prosecutors in the Criminal Procedure Code. The problem that gave rise to this controversy requires to determine the position of the prosecutor’s office in the criminal procedure. Hence the state power that the prosecutor’s office works as an organ of must be determined. With this, the roles of judicature, prosecutor and defense in the criminal procedure will be established. Thus, it will be possible to reach an opinion on whether there is a need for a refusal or withdrawal regulation for prosecutors. In this context, this study discusses the legal position of prosecutors in terms of separation of powers. As an administrative organ, it has been also argued that whether prosecutors have a duty to be impartial in the criminal procedure. Matters of the prosecutor’s refusal and withdrawal were evaluated, concluding that prosecutors are an objective party under the obligation to be objective in the criminal procedure.
Authors and Affiliations
Tuba KELEP PEKMEZ
TTK m.55/1-a-6’da Özel Bir Haksız Rekabet Hâli Olarak Düzenlenen Tedarik Fiyatının Altındaki Sunumlara İlişkin Bir İnceleme
Haksız rekabete ilişkin hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Haksız rekabet ise, rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkil...
Anonim Şirketlerde İç Yönerge ve İç Yönergenin Yönetim Kurulunun Sorumluluğuna Etkisi
İç yönerge kavramı, anonim şirketlerde iki farklı durumda gündeme gelmektedir. Bunlardan biri genel kurul toplantı esaslarının düzenlendiği iç yönerge olup diğeri ise anonim şirketin yönetimine ilişkin iç yönergedir. Yön...
Milletlerarası Özel Hukuku Sevdiren Nedir? Bir Makalenin Düşündürdükleri
Milletlerarası özel hukuk yalnızca uygulanacak hukuku veya mahkemelerin yetkisini gösteren bir çeşit hukukî hesap makinesi işlevi mi görmektedir? Eğer işlevi bundan ibaretse ve başka bir boyutu yoksa bu alanın varlığını...
Vergi Mükellefiyeti Kapsamında Düzenlenen Belgelerde “Miktar” ve “Meblağ” Kavramları ve Gerçeğe Aykırı Olmasının Cezai Sonuçları
Vergi mükellefiyeti maddi ve biçimsel mükellefiyetlerden oluşur. Maddi ve/veya biçimsel mükel- lefiyetlere aykırı davranılması belirli yaptırımların uygulanmasını gerektiren vergi hukukuna ilişkin hukuka aykırılıklar ola...
Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti Yönünden Suça İştirak
Uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin yarattığı zarar ve tehlike, bireylerin de ötesinde ülke halklarını hatta tüm insanlığı tehdit etmektedir. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçunu çoğu zaman belli bir grup i...