Çocukluk Çağı Cinsel İstismarı
Journal Title: Psikiyatride Guncel Yaklasimlar - Current Approaches in Psychiatry - Year 2009, Vol 1, Issue 2
Abstract
Cinsel istismar, yetişkinlerin çocuk ya da ergeni cinsel arzu ve gereksinimlerini karşılamak için güç kullanarak, tehdit ya da kandırma yolu ile kullanması olarak tanımlanmaktadır. Cinsel istismar; temas içermeyen cinsel istismarlar, cinsel dokunma, interfemoral ilişki, cinsel penetrasyon ve cinsel sömürü şekillerinde olabilir. Çocuklukta cinsel istismara maruz kalma sıklığı %10-40 olarak bildirilmektedir. Kızlarda erkeklere oranla 4 kat daha fazla görülmektedir. İstismarcılar genelikle erkektir, %5-15 suçlu ise kadındır. Kadınların istismarı genellikle erkek çocuğadır. Tanıdık birisi ya da bir yabancı tarafından aile dışı istismar, çocuk ve erişkin arası cinsel temas vakalarının %30-50’sidir. İstismarcılar için bazı kişilik özellikleri içe kapanık kişilik, pedofilik kişilik ve psikopatik kişiliktir. İstismarcıların birçoğu çocukluklarında ya cinsel istismara uğramışlardır ya da ev içerisinde şiddet olgusu vardır. Kanunen evlenmelerine izin verilmeyen iki kişi arasındaki cinsel ilişkiye ensest denir. Ensestin yaşandığı bir aile evrensel olarak düzensiz ve işlevlerini yerine getiremeyen bir aile şeklinde tanımlanır. En sık tanımlanan örüntü, babanın güçlü konumunu kuvvet kullanarak elde ettiği katı ve ataerkil bir aile yapısıdır. Cinsel istismarın klinik özellikleri ve çocuk üzerindeki etkileri; çocuğun istismarcı ile olan ilişkisine, istismarın şekline, süresine, şiddet kullanımına, fiziksel zararın varlığına, çocuğun yaşı ve gelişim basamağına ve travma öncesi psikolojik gelişimine bağlı olarak değişmektedir. Cinsel istismar öyküsü anksiyete, depresyon, madde bağımlılığı, intihar davranışı, borderline kişilik bozukluğu ve posttravmatik stres bozukluğunu içeren psikiyatrik bozukluklarla sonuçlanabilmektedir. Kişiler arası ilişki kurma ve sosyal ilişkileri sürdürme becerisi, benlik saygısı cinsel istismardan olumsuz etkilenmektedir. Çocukluk çağı cinsel istismarı ile cinsel yönden riskli davranış gösterme arasında birliktelik saptanmıştır. Çocuğun cinsel istismarında istismarla birlikte yaşanan travmatik cinsellik, ihanete uğramışlık hissi, güçsüzlük, damgalanma gibi dört travmatik dinamik yer alır. Travma kendisi psikolojik ve davranışsal sonuçlara neden olurken, erken travma ayrıca olumsuz biyolojik etkilere de yol açabilir. Özellikle nöronal plastisite döneminde oluşan travmatik yaşantılar nöroendokrin stres cevap sistemlerini aşırı duyarlı hale getirmektedir. Preklinik ve klinik çalışmalarda erken yaşam streslerinin kortikotropin salgılatıcı faktör sisteminde değişikliklere neden olduğu gösterilmiştir. Cinsel istismarın tedavisinde travmatik anılarla ilişkili duygusal süreçlerin çalışılması gerekmektedir. Bu süreç çocuklarda oyun terapisi içinde gerçekleşebilir. Üst düzey savunma düzeneklerinin geliştirilmesi, ego kapasitesinin arttırılması, sosyal aktivitelere, becerilerine uygun bireysel etkinliklere yönlendirilmesi amaçlanır. Damgalanma ile ilgili suçluluk duygusunun giderilmesi için çocuğun bir cinsel aktiviteye dahil edilmesinin kendi suçu olmadığı ve suçlunun davranışının hastalıklı bir davranış olduğu çocuğa anlatılmalıdır. Çocuğun cinsel istismarı konusunda sağlık çalışanları, aile ve okulun bilgi sahibi olması hem istismarın önlenmesi hem de erken tanınıp doğru yaklaşımlarda bulunulması açısından son derece önemlidir.
Authors and Affiliations
Evrim Aktepe
Testosteron ve Depresyon
Androjenler, insanda beden ve duygudurum üzerinde çok çeşitli etkilere sahiptir. Testis ve adrenallerden salgılanan testosteron insan bedenindeki en güçlü androjenlerden biridir. Testosteronun erkeklerde ve kadınlarda ci...
Attention Deficit Hyperactivity Disorder and Genetics
Attention Deficit Hyperactivity Disorder (ADHD) is a neurodevelopmental disorder of which three basic symptoms are lack of attention, over-activity that is improper to the age and impulsivity, all of which appear in chil...
“Love” Phenomenon and Neurobiology of Love Relations
The biology; especially the neurobiological features of the “love” phenomenon has recently started to attract attention. Love relations and attachment, which is closely related with them, are known to be important in hea...
Virtual Reality for Anxiety Disorders
Virtual reality is a relatively new exposure tool that uses three-dimensional computer-graphics-based technologies which allow the individual to feel as if they are physically inside the virtual environment by misleading...
Gece Yeme Bozuklukları
Açlık uyanıklıkla ilişkili bir biyolojik dürtüdür. Açlık ve uyku arasındaki ilişki ise, homeostatik ve sirkadiyen ritimlerin kontrolü ile düzenlenir. Uyku dönemi sırasında olan anormal yeme davranışı, farklı nedenlerden...