Derin Boyun Enfeksiyonlu Hastalarda Nötrofil/ Lenfosit Oranının Prognozla İlişkisi
Journal Title: Dicle Tıp Dergisi - Year 2016, Vol 43, Issue 1
Abstract
Amaç: Bu çalışmanın amacı, derin boyun enfeksiyonu olan hastaların nötrofil/lenfosit oranıyla prognozları arasında bir ilişki olup olmadığını göstermektir. Yöntemler: Çalışmada Ocak 2010 ile Ocak 2015 yılları arasında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz ve Baş boyun Cerrahisi Kliniği’nde derin boyun enfeksiyonu tanısı alarak yatırılan ve tedavi edilen 108 hasta değerlendirildi. Hastaların demografik özellikleri, klinik dataları, komplikasyonları ve tedavi sonuçları incelendi. Çalışmaya, 0-14 yaş aralığındaki pediatrik hastalar, sadece peritonsiller apsesi olanlar ve travmaya sekonder gelişmiş enfeksiyonu olanlar dahil edilmedi. Derin boyun enfeksiyonlu hastalar, takip ve tedavileri esnasında hayatı tehdit edici komplikasyon gelişen (2. grup) ve gelişmeyenler (1.grup) olarak iki ana gruba ayrıldı. Bulgular: Derin boyun enfeksiyonlu hastalarımızın 14 (%13) ’ünde yaşamı tehdit edici komplikasyonlar gelişirken, 94 (%87) hastamızın ise tedavi ve takipleri esnasında herhangi bir ciddi komplikasyona rastlanmadı. Komplikasyon gelişen hastalarda ortalama nötrofil/lenfosit oranı komplikasyon gelişmeyen hastalara göre istatistiki olarak anlamlı yüksek bulundu (p<0,05). Ayrıca yapılan istatistiki analizde ileri yaş ve ortalama nötrofil miktarlarında da anlamlı bir fark bulundu (p<0,05). Ortalama lenfosit miktarlarında ise anlamlı bir fark bulunmadı (p>0,05). Sonuç: Bu çalışma, nötrofil/lenfosit oranının derin boyun enfeksiyonlu hastalarda prognozun belirlenebilmesinde ucuz ve kolay elde edilebilir, öngörülebilir bir faktör olarak kullanılabileceğini göstermiştir. Anahtar kelimeler: Derin boyun enfeksiyonu, komplikasyon, nötrofil/lenfosit oranı
Authors and Affiliations
Engin Şengül, Musa Özbay, İsmail Topçu
Hemoptizi ile başvuran bir plevral soliter fibröz tümör olgusu
Plevral soliter fibröz tümör (PSFT) nadir görülen ve genellikle benign karakterli bir tümördür. Bu tümörler daha çok 6. ve 7. dekatlarda ortaya çıkmakta olup her iki cinsi eşit etkilemektedir. Göğüs ağrısı, nefes darl...
Bir primer mide koryokarsinomu olgusu ve Türk literatürünün gözden geçirilmesi: Midenin çok nadir görülen bir kanseri
Primer mide koryokarsinomu son derece nadir ve yüksek derecede malign bir tümördür. 60 yaşında bir erkek, mide ağrısı ve siyah dışkılama şikayetleri ile başka bir hastaneye başvurmuştu. Üst gastrointestinal endoskopid...
The effectiveness of plasmapheresis treatment in the patients with HELLP Syndrome and eclampsia in the intensive care unit
Objective: In our study we aimed to state the effectiveness of plasmapheresis treatment in the patients with HELLP Syndrome and eclampsia in the intensive care unit. Methods: Patients who are with the diagnosis of HE...
Thrombotic thrombocytopenic purpura concomitant with autoimmune thyroiditis
Thrombotic thrombocytopenic purpura (TTP) is characterized by disseminated thrombotic occlusions located in the microcirculation, microangiopathic hemolytic anemia, thrombocytopenia, fever, and renal and neurologic abnor...
Simultaneous bilateral tibal tubercle avulsion: A rare fracture
Tibial tuberosity avulsion is a rare fracture in adolescence. Due to the shear forces on the immature epiphysis. Thirteen years old girl was admitted to the emergency department with knee pain and tenderness in bot...