Kur’an’a Bakış

Journal Title: Türkiye Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi - Year 2016, Vol 0, Issue 1

Abstract

Bir nevi cep kitabı türünde olan bu kitabın iç kapağında yazarın “Sizi rahatsız etmeye geldim…!” sözüyle dikkatleri üzerine çektiğini yine kitabın arka dış kısmında “Hangi Kur’an?” sorusuna vurgu yaparak merak uyandırmaya çalıştığını görmekteyiz. Kitap beş ana başlıktan oluşmaktadır. “Kadir Gecesi” ve “Miraç ve İsrâ” isimli ilk başlık muhtemelen Kur’an’ın ne olduğunu öncelikli olarak ortaya koymak maksadıyla açılmış görülmektedir. Üçüncü ve dördüncü başlık olan “Kur’an’a Bakış”, “Kur’an’a Başka Bir Bakış” bölümleri de Kur’an’ın biçimsel ve içerik açısından bir fotoğrafını ortaya koymaktadır. Son başlık ise “Enbiya Suresinin Tefsiri” isimde olup, yazarın kendi yöntemiyle bir tefsir denmesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Birinci bölüm olan “Kadir Gecesi”’nde yazar ilk olarak Kadir Suresi’ni yazarak başlamış ve şiirsel bir uslûp ile bu gecenin kutsallığına, önemine dair izahlar yapmaya başlamıştır. “Miraç ve İsrâ” isimli ikinci bölüme de yine ayetler ile başlanmıştır. Yazar bu kısımda Miraç ve İsra’da Hz. Muhammed’in yatay ve dikey olmak üzere iki hareket gerçekleştirdiğini söylemektedir. Dikey hareket diye adlandırdığı hadise miraçtır ve bu insan yetiştirme fonksiyonudur. Yani peygamberin risalet göreviyle bütünleşen tarihteki rolüdür ve aynı zamanda insanın gelişiminin yerden göğe doğru olduğunun sembolüdür. Yazara göre burada Hz. Muhammed’in “Sidretü’l-Müntehâ” ‘ya yani, sonun sonu olan yere gidişi Allah ile insanın varlıksal gelişim hareketinin göstergesi olan İslam antropolojisidir. Bu şekilde insana Allah’a yaklaşma yolunda hareket etmekte ama bu yola somut olarak ulaşması mümkün olmamaktadır. Yatay hareket diye adlandırdığı ise İsrâ hadisesidir ki bu da Hz. Muhammed’in İslam’a davet edici yönünü ortaya koymaktadır. Bu hadisede İslam’ın sembolü olan Mescid-i Haram’dan, Yahudi ve Hıristiyanların dinlerinin dünyadaki sembolü olan Mescid-i Aksa’ya gidilmesi de, üç büyük tevhidi dinin şirke karşı bir birlik olduğunun vurgulanmasıdır. Yazarın bu iki hadiseye getirdiği yorumlarda sosyolog olmasının bir etkisini görürken aynı zamanda sadece tarihte yaşanıp kalmış gibi algılanan bu iki hadisenin yaşanılan dönemde de her daim bir rolü olduğunu ispatlamaya çalıştığını düşünmekteyiz. Üçüncü bölüm kitabın da ismi olan “Kur’an’a Bakış” başlığı altında on iki kısımda incelenmiştir. Bu başlıklar birbirini tamamlar nitelikte olmaktan ziyade, Kur’an’ı farklı farklı konular çerçevesinde tanımaya yönelik atılmış başlıklardır. Ayrıca yine bu bölümde Kur’an’ın daha çok içerik olarak incelemesinin yapıldığını görmekteyiz. İlk kısımda çeşitli ayetlerden verilen örneklerle Kur’an’ın sınıfsal yapıya bakışı ortaya konulmaya çalışılmıştır ve Allah’ın adil sıfatı merkeze alınarak yorumlamalar yapılmıştır. Sonrasında Kur’an’ın ilk mesajının “işit” yerine “oku” olmasının insanının pasiflikten aktifliğe, fikri öğretim aşamasına geçirdiği vurgulanmıştır. Daha sonra Kur’an’ın, pek çok şeye maruz kalsa da tek bir satırının bile değiştirilemez kutsal bir kitap olduğu söylenmiştir. Yazara göre Kur’an’da sünnet, bilimsel yasalar, ayet ise toplumsal, insani ve maddi yasalardır. Dolayısıyla dünyanın tümü ayettir yani bizler için işarettir. Bu tarz tanımlamalardan sonra yazar, Kur’an’ın tabiat yasalarına değinse de bir bilim kitabı olmadığını, bir itikad, bir hidayet kitabı olduğunu vurgulamaktadır. Bilimin verilerinin ise hatırlatma, dikkat çekme gibi durumlar için kullanması gerektiğini, bu doğrultuda çağın bilimsel verilerini Kur’an içerisinde aramanın insanları yanılgıya düşürdüğünü söylemektedir. Ancak Kur’an’daki doğal olaylarla ilgili veriler de bilime ters düşmemektedir. Bu yüzden bilginler bu ayetlere doğru bir şekilde eğilirlerse büyük bilgilere ulaşılacaktır. Ancak yazarın hem Kur’an’ın bir yaşam biçimi sunmak istediğini sürekli söyleyip, bir bilim kitabı olmadığına vurgu yapması, hem de bilim adamlarını Kur’an’daki verileri ortaya çıkarmaya davet etmesi kendi düşüncesiyle pek tutarlı görünmemektedir. Yazarın -bir aktivist oluşunun da belki etkisiyleKur’an’ın insanı ve toplumu harekete geçiren, onlara sorumluluk yükleyen, çokça barındırdığı tarihi olay ve kıssalarla tarih üzerinde somut düşünüp harekete geçmesini isteyen bir yapıda olduğunu sürekli vurgularken, Kur’an’ın verilerinin bilim ile de izah edilmesini söylemesi, onun bilim ile ilgili görünen ayetleri de bir konuma koyma ihtiyacı duymasından kaynaklanmış olabilir. Sonrasında yazar, Kur’an’ı tanımak ve anlamak için altı maddelik önerilerde bulunulup bunun ardından Kur’an başlığı altında onun aslında ne olduğunu ayetlerden verdiği örneklerle açıklamaya çalışmıştır. Bunu yaparken de Kur’an’ın sadece kutsiyet atfedilen bir kitap olarak algılanıp, anlamanın geri planda kaldığı duruma da bu doğrultuda eleştiriler getirmiştir. Kuran ve bilgisayar isimli kısımda da Kur’an’ı anlama çabasındaki yolları teknik imkânların kolaylaştırdığına değinmiş ve son kısımda Kur’an’ın bir mesaj oluşunun yanında mucizevi bir kitap da olduğunu söyleyerek bölümü tamamlamıştır. “Kur’an’a Başka Bir Bakış” isimli dördüncü bölümde bir önceki bölümün aksine Kur’an’ın içerik değil daha çok biçimsel özelliklerine değinilmiştir. İlk olarak Kur’an’da bulunan pek çok meselenin yanında beyan üslubu, betimleme, istidlal yöntemi, Kur’an’daki yeminler, surelerin adlandırılması ve tabii ilimler konularının öncelikli olarak önemini belirtmiştir. Bu meselelerden biri olan Kur’an’ın üslubunun, felsefi ve bilimsel, mantık ve istidlal, betimleyici, hitabet ve sembolik unsur gibi pek çok üslubu bir arada kullandığını söylemiştir. Daha sonra Kur’an’da tabii ilimler, surelerin adlandırılması ve tasnifi, Kur’an’da hicretin anlamı ve türleri gibi başlıklara da yer vererek zaman zaman ayetler kullanarak bu meselelere açıklık getirmeye çalışmıştır. Son bölüm Enbiya Suresinin Tefsiri ismiyle hazırlanmıştır. Bölüm muhtemelen yazarın daha önce verdiği bir dersin yazıya geçirilmiş hali olarak karşımıza çıkmaktadır. Öncesinde Kur’an’ın rey ile yani, inanç ve düşünceler ile tefsirinin değil, aksine bunlardan arınmış bir akıl, mantıki ve akli bir bakış açısı ile tefsirinin yapılması gerektiğini izah ederek bir tefsir denemesi yapmaktadır. Ancak burada ayet ayet bir tefsirden ziyade sure genel olarak ele alınmakta ve oradaki mesajları çağa uygulayıp genel dersler çıkarılmaktadır. Genel olarak kitaba bakıldığında yazarın aslında bir çaba içerisinde olduğunu görmekteyiz. Bu çabanın nedeni de Kur’an’ın sadece kutsal bir metne ve adeta bir sembole indirgenmiş oluşundan duyulan rahatsızlıkla, aslında Kur’an’ın ne olduğunu ortaya koymaya çalışmasıdır. Elbette Kur’an ilimleri ismi altında tefsir usulü kitaplarında yazarın ele aldığı konulardan bazıları ve dahası detaylıca anlatılmaktadır. Ancak yazarın buradaki amacı bu konuları uzun uzadıya anlatıp Kur’an’ı tanıtma çabasından çok, Kur’an’ın kendi ayetlerinden de yola çıkarak, Kur’an’ın bu yanlış algılanışına sebep gördüğü bazı konuları yeniden ele alma düşüncesidir. Bu zaviyeden baktığımızda kendisinin bu eserinde belki eleştiriye açık yönler olsa da, hareket noktasının ve amacının başarılı bir emek ürünü olduğunu düşünmekteyiz.

Authors and Affiliations

Hatice Merve ÇALIŞKAN

Keywords

Related Articles

Biyopsikososyal Açıdan Dinin Engellilik ve Farklı Sağlık Problemleri Üzerindeki Etkisi

Engelli ya da engelsiz tüm insanlar yaşamlarını sınırlayan farklı engellemelerle yüz yüze gelmekte, biyolojik, psikolojik ve sosyal sorunlardan biri veya birkaçı ile başa çıkmaya çalışmaktadırlar. Bu çalışmada biyopsikos...

Gök, N. (2016). Osmanlılar-I: devlet-bürokrasi-teşkilat-diplomatika. İstanbul: Kriter

Yazar Nejdet Gök, önsözde Annales Tarih Okulu ile Braudel Ekolü ve bu okulların Türkiye’deki temsilcileri hakkında kısaca bilgi vermektedir. Ayrıca yeni yayınlanan kitabı ile ilgili bilgi vermekte, akademik anlamda çalış...

Akyürek, S.(2016). Din öğretimi –model strateji yöntem ve teknikler. Ankara: Nobel.

Yazarın bu kitabı “Dini nasıl öğretelim?” kaygısı taşıyan her öğreticinin elinde bulundurması gereken temel kaynaklardan biridir. Din öğretiminde kullanılan her kavramın, modelin, stratejinin, yöntemin, tekniğin akıcı bi...

Zacharias Frankel ve Solomon Schechter’in Entelektüel Kişilikleri ve Muhafazakar Yahudiliğe Etkileri

Muhafazakar Yahudilikte Zacharias Frankel (ö. 1975) ve Solomon Schechter (ö. 1915)’in çok büyük önemi vardır. Öncelikle bu önem, Yahudiliğin tarihsel olarak sürekli yenilendiğini savunan Tarihi Ekol’ün kurucusu Frankel’i...

Birlik Olmanın Teolojik ve Pedagojik Temeli

Bu çalışmanın konusu, Al-i İmran Suresi, 103. ayeti bağlamında birlik ve beraberlikle ilgili değerin tartışılmasıdır. Adı geçen ayette, Allah birlik içinde olunmasını ve birlikte aynı amacın gerçekleşmesi için ortak değe...

Download PDF file
  • EP ID EP327809
  • DOI -
  • Views 72
  • Downloads 0

How To Cite

Hatice Merve ÇALIŞKAN (2016). Kur’an’a Bakış. Türkiye Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi, 0(1), 117-119. https://europub.co.uk/articles/-A-327809