Manevı̇ Teslı̇mı̇yet: Bektaşilik Tarı̇hinde Yoldaşlıktan Hı̇yerarşı̇ye

Abstract

Öz Bektaşilikle ilgili inanç ve uygulamalar sistemi bir tür kurtuluş teolojisine karşılık geliyor gibi görünürken, Bektaşi gruplarının yapısı, geleneksel olarak karizmatik gruplar olarak bilinen dini örgütlenme türüne az çok karşılık gelmektedir. Bu nedenle ruhani eğilimlerinin zaman zaman sosyal, kültürel ve ulusal perspektiflerle bağlantı kurması ve buluşması anlaşılabilir hale gelmektedir. Buna karşılık daha önce haksızlığa uğramış dinî bir azınlığın üyeleri, toplumun genelinde bir dereceye kadar dinî ve siyasi saygınlık kazandığında; heterodoksi ve kurtuluş teolojisi doktrinleri artık arka planda kalacaktır. Nihayetinde ise, ruhani reform ve toplumsal hareketin heterodoks destekçilerinin mirasçıları, meşru bir otoritenin takipçileri ve sadık savunucularına dönüşür, siyasi rejim tarafından desteği aranan kurumsallaşmış bir ortodoksinin sözcüleri haline gelirler. Abstract The system of beliefs and practices related to Bektashism seems to have corresponded to a kind of liberation theology, whereas the structure of Bektashi groups corresponded more or less to the type of religious organization conven-tionally known as charismatic groups. It becomes understandable therefore that their spiritual tendency could at times connect with and meet social, cultural and national perspectives. In turn, when members of the previously persecuted reli-gious minority will acquire a degree of religious and political respectability within society at large, the doctrines of heterodoxy and liberation theology fade into the background. In the end, the heirs of the heterodox promoters of spiritual reform and social movement turn into followers and faithful defenders of a legitimate authority. They become the spokespeople for an institutionalized orthodoxy whose support is sought by the political regime.

Authors and Affiliations

Albert Doja; Yılmaz Arı

Keywords

Related Articles

Mu’tezile’de Bireyi Bilgiye Ulaştırmada Nazar ve Hâtırın İşlevi

Mu’tezilî düşüncede akıl yürütme, dinden öncedir ve vaciplerin ilki olmayı hak eder. Bu nedenle Allah’ın özel lütfu olan aklı kullanması insanın ilk görevidir. Çünkü insan, düşünerek olası zararları kendisinden uzaklaştı...

Osmanlı Kelâmcısı Kemâlpaşazâde’nin İkili Ecel Anlayışı

Osmanlı devletinin yükselme dönemine şahit olan Kemâlpaşazâde, aileden gelen geleneğe uyarak belli bir süre askeri sınıf içerisinde görev icra ettikten sonra ilmiyeye intisap etmiştir. Kemâlpaşazâde, ileri derecede bir t...

Social Change and Religion

Change is an inevitable fact of all communities and all institutions that make up societies. Religion as a social organization that brings social orders into being and keeps them together is anything but a section and a...

İslam Siyaset Teorisinin Temel Dinamikleri

Öz İslam siyaset teorisyenlerinden İbn Akîl (ö. 513/1119), siyaseti; “Hakkında vahiy veya Hz. Peygamber’in bir uygulaması olmasa dahi insanları salâha ulaştıran ve fesattan uzaklaştıran işleri yapmak.” olarak tanımlar....

Vakf Prensibini Benimseyen Usûlcülerde Emir Ve Nehyin Delaleti: Bâkıllânî Örneği

Bu makalede, Bâkıllânî'nin emir ve nehyin delaletini ele alma şekli, özellikle Vâkıfıyye perspektifinde değerlendirilmiştir. Usûl âlimleri arasında emir ve nehiy konusunda çeşitli görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Bu fark...

Download PDF file
  • EP ID EP719500
  • DOI https://doi.org/10.5281/zenodo.8075984
  • Views 71
  • Downloads 0

How To Cite

Albert Doja; Yılmaz Arı (2023). Manevı̇ Teslı̇mı̇yet: Bektaşilik Tarı̇hinde Yoldaşlıktan Hı̇yerarşı̇ye. ULUSLARARASI DORLİON AKADEMİK SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ (DASAD), 1(1), -. https://europub.co.uk/articles/-A-719500