Osmanlı Sultanı III. Selim’den Fransa Kralı XVI. Louis’e Bir Nâme-i Humâyûn
Journal Title: Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi - Year 2018, Vol 8, Issue 1
Abstract
Osmanlı İmparatorluğu kuruluşundan itibaren yabancı devletlerle münasebetlerde bulunmakla birlikte bu münasebetler çok gerekli hallerde fevkâlâde elçiler vasıtasıyla yürütülmekteydi. İmparatorluğun harici dünya ile irtibatlarını sağlayan ve dışarıda olup bitenleri anlamak bakımından başka haber alma kaynak ve araçları olması çok tabii olmakla birlikte 18. yüzyıl sonlarına kadar bugünkü mânâda bir diplomasi ağının bulunmadığını kabul etmek gerekir.Osmanlı İmparatorluğu’nun diğer devletlerle münasebetleri bakımından 1789’dan itibaren önemli bir gelişme ortaya çıkmıştır. Bu gelişmenin bir yönü infiradî siyasetten çıkarak bir ittifâk sistemine dahil olmak, diğer yönü ise Avrupa eksenli daimî elçilikler ağını kurmak şeklinde tecelli etmiştir. Bu yeni siyasette başlıca aktör Sultan III. Selim olmuştur. Esasen Sultan III. Selim’in veliahtlığından beri, İmparatorluğun çeşitli sorunlarına çözüm bulmak ve aynı zamanda öteden beri kâdim dost olarak görülen Fransa modelinde kurumsal bir gelişmeye yönelmek genç veliahdın arzusu gibi görünmektedir. Veliahtlığından beri XVI. Louis ile çeşitli konularda haberleşen Selim’in sultan olduktan sonra da Fransa Kralı ile bir temaslarının olduğu ve mektuplaştıkları anlaşılmaktadır. Bu bağlamda karşılaştığımız bir mektup her ne kadar önceki yazışma temalarından ayrılıyorsa da Selim’in yeni bir diplomasi arayışı konusunda önemli bir fikir vermektedir. Bu yönüyle yaptığımız çalışma Nationale Bibliothèque’te karşılaştığımız ve literatürde görmediğimiz “Sultan Selim’den Kral XVI. Louis’e gönderilen bir mektup” üzerine kurgulanmıştır.
Authors and Affiliations
Salih TUNÇ
Türkiye Cumhuriyeti’nin Üçüncü Büyük Devalüasyonu 10 Ağustos 1970 Kararları ve Etkileri
Devalüasyon, yükselen iç fiyatlar nedeniyle, ihraç mallarının artan maliyetlerine uygun bir ihraç fiyatı sağlamak üzere dış paraların değerinin artırılmasıdır. Bu uygulamaya başvuran ülkelerde genelde itha...
Augustinus’un Zaman Anlayışı
Felsefe tarihinde Platon ve Aristoteles’e kadar zaman kavramınınsistematik bir incelemesini göre-meyiz. Platon’da bu inceleme mitolojik bir öykü çerçevesinde yapılmış; Aristoteles ise daha rasyonel...
Yaşlı Sürücülerin Trafik Deneyimleri
Trafikte yer alan sürücü gruplarından biri olan yaşlı sürücülerin gelişimsel özellikleri ve deneyimleri ile ilişkili olarak trafikte birtakım özel davranışlar sergilediği görülmektedir. Mevcut çalışmada yaşlı...
Kutlama ve Armağanlarca Kuşatılan Annelik: Diş Buğdayı, Baby Shower ve Annelik Eksenindeki Diğer Ritüeller
Tüketim ve annelik özelinde düşünüldüğünde, hâkim tüketim kültürünün annelerin neyi önemse-meleri, nasıl davranmaları, niçin ilgili ürün, hizmet ya da uygulamaları tercih etmeleri gerektiğine dair özel imgeler olu...
Character is Fate: Henchard’s Rise and Fall in TheMayor of Casterbridge by Thomas Hardy
Thomas Hardy, regarded as the final novelist of the Victorian Era, has certain characteristics which distinguish him from his contemporaries. One of these is “the phenomenon of coincidence”. It does the fictitious charac...