Çocuk acil servisinde kene tutunması: asemptomatik olgularda laboratuvar gerekli mi? (Tick bite in pediatric emergency department: is laboratory necessary in asymptomatic patients)

Journal Title: Turk Hijyen ve Deneysel Biyoloji Dergisi - Year 2015, Vol 72, Issue 2

Abstract

ÖZET Amaç: Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) keneler ile bulaşan potansiyel olarak ölümcül bir hastalıktır. İnkübasyon, prehemorajik, hemorajik ve konvalesan olmak üzere dört dönemden oluşan klinik bir seyre sahiptir. Ancak her kene tutunmasında hastalık oluşmayacağı için bu şikayetle başvuran olguların ayaktan izlenebileceği ve laboratuvar tetkiklerine gerek olmadığı belirtilmektedir. Bu çalışmada hastanemiz çocuk acil servisine kene tutunması ile gelen ve ek yakınması olmayan olguların klinik ve laboratuvar özellikleri incelenmiştir. Yöntem: Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Acil Servisine Ocak 2012–Aralık 2013 tarihleri arasında kene tutunması yakınması ile başvuran asemptomatik olguların dosyaları geriye dönük olarak incelenmiştir. Olguların yaş, cinsiyet, başvuru zamanı, kenenin vücuda tutunma bölgesi (baş boyun, gövde ve ekstremite olarak), kenenin kimin tarafından uzaklaştırıldığı, kene tutunma zamanı ile başvuru arasında geçen süre, fizik inceleme ve laboratuvar tetkikleri geriye dönük olarak incelenmiştir. Acil başvurusunda kene tutunmasına ek olarak ateş, halsizlik, karın ağrısı, baş ağrısı, kas ağrısı, kanama ya da herhangi bir ek yakınması olan olgular çalışmaya dâhil edilmemiştir. Bulgular: Kene tutunması yakınması ile başvuran 54 (%64,3)’ü erkek, 30 (%35,7)’u kız toplam 84 olgu değerlendirmeye alınmıştır. Olguların yaş ortalaması 6,49 ± 3,77 (4 ay – 15,5 yıl) olarak bulunmuştur. En sık başvuru 20 (%23,8) olgu ile Ağustos ayında olmuştur. Kenenin en sık (%50) baş boyun bölgesine tutunduğu görülmüştür. Olguların %79,2’sinde keneyi doktor çıkarmıştır. 75 (%89,3) olguda tam kan sayımı, 45 (%53,6) olguda karaciğer fonksiyon testleri ve 64 (%76,2) olguda kanama profili tetkiklerinin yapıldığı görülmüştür. Tüm laboratuvar sonuçları normal sınırlarda saptanmıştır. Sonuç: Olgu sayılarının yıllar içinde artması ve ölümle sonuçlanabilen bir hastalığa yol açması nedeni ile kene ile bulaşan hastalıklar güncelliğini korumaktadır. Sonuç olarak kene tutunması yakınması ile başvuran olgularda dikkatli fizik inceleme sonrası hastalığa ait bulgular anlatılarak, on gün içerisinde ani ateş yükselmesi, baş ve kas ağrısı, halsizlik yakınmaları olursa tekrar başvurmaları gerektiği belirtilerek ayaktan izlenmesi uygun gözükmektedir. Yakınması olmayan olgularda erken dönemde laboratuvar tetkiklerinin yapılmasında fayda görülmemiştir. ABSTRACT Objective: Crimean-Congo Hemorrhagic Fever (CCHF) is a potentially fatal disease which transmitted by ticks. There are four clinical course of disease including incubation, prehemorrhagic, hemorrhagic and convalescent period. The disease is not likely to occur for each tick bite, so tick bite cases could be follow outpatient and laboratory tests are not indicated. In this study, the clinical and laboratory properties of patients who presented with tick bite to our pediatric emergency department were evaluated. Method: Asymptomatic tick bite cases, were who admitted to the Ankara University Pediatric Emergency Department, between January 2012 and December 2013, were investigated retrospectively. Gender, age, region cling to the body of the tick, physical examination and laboratory tests of cases and the person who removed out tick, were analyzed. Cases having symptoms like fever, weakness, abdominal pain, headache, muscle pain etc. in addition to tick bite, were not included in the study. Results: Total of 84 cases composed of 54 (64.3%) male and 30 (35.7%) female, who presented symptoms of tick bite were evaluated. The average age of the cases was found to be 6.49 ± 3.77 (4 months-15. 5 years). The most common application has been in August with a number of 20 (23.8%) cases. The head and neck was found to be most frequently (50%) attached region by ticks. In 79.2% of cases, the tick were removed out by a doctor. It was determined that in 75 (89.3%) cases complete blood count tests, in 45 (53.6%) cases liver function tests and in 64 (76.2%) cases haemostasis panel tests were performed. All laboratory results were found to be within normal reference ranges. Conclusion: Tick-transmitted diseases remain up to date because of leading to a fatal disease and the increased number of cases over the years. As a result, in cases with complaints of tick bite, the findings of the disease should be explained after careful physical examination. If sudden fever, head and muscle aches, fatigue symptoms occur within ten days, it should be noted that they must apply again. In these cases ambulatory monitoring seems appropriate. The laboratory tests were seen to be ineffective in the early stages of asymptomatic cases.

Authors and Affiliations

Sinan OĞUZ, Veli KORKMAZ, Funda KURT, Deniz TEKİN, Emine SUSKAN

Keywords

Related Articles

Staphylococcus aureus suşlarında koagulaz testi için uygun sıcaklığın araştırılması (Investigation of optimum temperature for coagulase test in Stahylococcus aureus strains)

ÖZET Amaç: Mikrobiyoloji laboratuvarında etüvün ısısı önemlidir. Bakterilerin üretilmesinde ve antimikrobiyal duyarlılığının saptanmasında genellikle önerilen etüv ısısı 35±2 OC’dir. Bununla birlikte Staphylococcus aureu...

The first external quality assurance laboratory proficiency assessment study of national antimicrobial resistance surveillance system in Turkey (Türkiye’deki ulusal antimikrobiyal direnç sürveyans sisteminin ilk dış kalite güvencesi laboratuvar yeterlilik değerlendirmesi)

Objective: National Antimicrobial Resistance Surveillance System (NAMRSS) was established aiming to determine and track the percentage of antimicrobial resistance in Turkey, and in order to assure the reliability of the...

TS EN ISO/IEC 17025 standardı kapsamında yapılan laboratuvar denetim bulgularının değerlendirilmesi (Evaluation of audit findings performed in laboratories according to TS EN ISO/IEC 17025 Standard)

ÖZET Laboratuvarlar; günümüz teknolojik koşullarına uygun olarak güvenilir, doğru ve zamanında sonuç vermeye odaklı hizmet sunmalıdır. Kalite çalışmaları Deney ve Kalibrasyon laboratuvarları için bir gereklilik olup TS E...

Reability investigations of bacteriological aspects of play dough (Oyun hamurlarının bakteriyolojik açıdan güvenilirliğinin araştırılması)

Objective: The aim of this study is to microbiologically evaluate the play doughs sold in stationery shops in Düzce province and frequently used in preschool education institutions. Methods: 50 samples from five differen...

Kardiyovasküler hastalıklarda barsak mikrobiyotasının rolü (The role of gut microbiota in cardiovascular diseases)

Barsak mikrobiyotası, gastrointestinal sistemde yaşayan organizmaların tamamı olarak tanımlanmaktadır. Barsak mikrobiyotası çok komplekstir ve barsak mikrobiyotasında başlıca bakteri ve arkebakteri olmak üzere virüs, man...

Download PDF file
  • EP ID EP491166
  • DOI 10.5505/TurkHijyen.2015.09471
  • Views 160
  • Downloads 0

How To Cite

Sinan OĞUZ, Veli KORKMAZ, Funda KURT, Deniz TEKİN, Emine SUSKAN (2015). Çocuk acil servisinde kene tutunması: asemptomatik olgularda laboratuvar gerekli mi? (Tick bite in pediatric emergency department: is laboratory necessary in asymptomatic patients). Turk Hijyen ve Deneysel Biyoloji Dergisi, 72(2), 109-114. https://europub.co.uk/articles/-A-491166