FDG PET/BT görüntülemede tiroid bezinde rastlantısal saptanan fokal artmış FDG tutulumunun klinik önemi
Journal Title: Ege Tıp Dergisi - Year 2019, Vol 58, Issue 1
Abstract
Amaç: Bu çalışmada tiroid bezinde önceden malignite varlığı bilinmeyen olgularda, FDG PET/BT görüntüleme sırasında rastlantısal saptanan fokal artmış FDG (RSFA-FDG) tutulumunun prevalansı, klinik önemi ve malignite oranlarını araştırmak amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Mayıs 2014 – Eylül 2016 tarihleri arasında FDG PET/BT görüntülemesi yapılan 7267 hastada tiroid bezinde RSFA-FDG tutulumu saptanan 193 (%2,6) olgunun klinik takipleri ve SUVmax değerleri retrospektif değerlendirildi. Bulgular: Tiroid bezinde RSFA-FDG tutulumlarının SUVmax değeri 3-71 arasında olup ortalama 9,13±7,4 olarak saptandı. Hastaların %54,4’ünde (105/193) olası tiroid patolojileriyle ilgili inceleme yapıldığı görüldü. Otuz dokuz hastanın (%20,2) patolojik incelemesi mevcut olup, bunların 10’u tiroidektomi materyali, 29 tanesi ise biyopsi sonucuydu. Biyopsi yapılan 29 hastadan iki olgu tiroid papiller karsinomu (TPK), dört olgu TPK yönünden kuşkulu, biri metastatik odak, 22’si ise benign hastalıklar lehine raporlanmıştı. Opere olan 10 hastanın beşinde TPK, ikisinde metastatik odak, kalan üç vakada ise tiroidin benign nodüler hastalıklarıyla uyumlu bulgular saptanmıştı. Malignite tanısı alan 10 tiroid nodülünde SUVmax değeri 3-34,9 arasında olup ortalama SUVmax=12,5±9,1 idi. Serimizde FDG PET/BT görüntülemede RSFA-FDG tutulumu gösteren tiroid nodülü saptanma oranı %2,6 olup, hastaların %20,2’sinde patolojik inceleme yapılmış, malignite oranı %25,6 (10/39) olarak saptanmıştır. Sonuç: FDG PET/BT görüntüleme sırasında saptanan RSFA-FDG tutulumunda malignite oranının yüksek olduğu görülmektedir. Hastaların büyük bölümüne ileri inceleme yapılmamış olması primer maligniteye bağlı sağ kalım beklentisinin kısa olmasına bağlı olabilir.
Authors and Affiliations
Sevil Tatlıdil, Ayşegül Akgün
Jinekolojik laparoskopi uygulanan hastaların serebral oksijenasyon takiplerinin retrospektif olarak incelenmesi
Amaç: Laparaskopik cerrahide uygulanan Trendelenburg pozisyonu ve karbondioksit insüflasyonuyla oluşturulan pnömoperiton, serebral oksijen satürasyonu (rSO2) ile pek çok sistemi etkilemektedir. Laparaskopik cerrahi sıras...
Dermatomiyozit ve malignite birlikteliği: bir olgu örneği
Dermatomiyozit, hem kas, hem de derinin tutulduğu bir sistemik otoimmün hastalıktır. Hastaların önemli bir kısmında altta bir malignite varlığı tespit edilebilmektedir. Birliktelik genellikle solid organ tümörleri olmakl...
Sugammadex use in a patient with myastenia gravis
Myastenia gravis is an autoimmune disease involving the neuromuscular junction and patients receiving this diagnosis have a risk of developing postoperative respiratory failure. Similarly, the presence of chronic obstruc...
Effects of chronic renal insufficiency on risk factors and results of endoscopy in patients with upper gastrointestinal system bleeding
Aim: Acute upper gastrointestinal system (GIS) bleeding is one of the leading causes of mortality and morbidity. Presence of concomitant disease in upper GIS bleeding is a mortality-associated risk factor, and chronic re...
Primary hyperoxaluria
Hyperoxaluria is characterized by nephrolithasis and nephrocalcinosis caused by supersaturation of calcium oxalate in the urine. Deposits of calcium oxalate can lead to kidney damage, kidney failure, and injury to other...