Kırmızı biberde aflatoksin oluşturmayan Aspergillus flavus izolatlarının belirlenmesi (Determination of Aspergillus flavus isolates that do not produce aflatoxin in red pepper)
Journal Title: Turk Hijyen ve Deneysel Biyoloji Dergisi - Year 2016, Vol 73, Issue 4
Abstract
Amaç: Türkiye’nin güneyinde yer alan Kahramanmaraş, kırmızı biber üretmek için geniş üretim alanlarına sahiptir. Kurutulmuş kırmızıbiber dünyada en çok üretilen baharattır ve kurutulmuş gıdalar en fazla mikotoksin bulaşımına maruz kalan ürünlerdir. Bu mikotoksinlerden aflatoksinler Aspergillus cinsine giren birçok tür tarafından üretilen zehirli fungal bileşiklerdir. Türk Gıda Kodeksi Bulaşanlar Yönetmeliğine göre baharatlarda toplam aflatoksin miktarı 10 μg/kg ile sınırlandırılmıştır. Aflatoksinle bulaşık ürünlerin toksik ve kanser yapıcı etkileri bulunabilir. Aflatoksin bulaşımı ürünün kalitesini düşürür ve pazarlama olanaklarını sınırlandırır. Aspergillus flavus türü S ve L ırkları olarak iki gruba ayrılabilir. S ırkları genel olarak L ırklarından daha fazla aflatoksin oluşturma eğilimindedirler. L ırkına giren Aspergillus küflerinin birçoğu aflatoksin oluşturmamaktadır. Toksin üretmeyen A. flavus izolatları aflatoksin bulaşımının önlenmesi amacı ile biyolojik kontrol ajanı olarak kullanılabilmektedir. Bu çalışma kırmızıbiberde aflatoksin üreten türleri ve uygun koşullar altında da olsa toksin üretme yeteneği bulunmayan izolatları belirlemek amacı ile yürütülmüştür. Yöntem: İzole edilen A. flavus S ve L ırkları A&M sıvı ortamına aktarılmıştır. Aflatoksin kantifikasyonu HPLC ile yapılmıştır. Bulgular: Kırmızıbiber örneklerinden izole edilen A. flavus izolatlarının aflatoksin üretme yetenekleri belirlenmiştir. Toplam 15 örnekten izole edilen 212 A. flavus izolatının 63’ü uygun koşullar altında aflatoksin üretememiştir. Sonuç: Çalışmada küf ile bulaşık kırmızıbiber örneklerindeki Aspergillus türleri belirlenmiştir. A. flavus, örneklerde baskın tür olarak bulunmuştur. Örneklerin aynı zamanda A. parasiticus ve A. tamari türleri ile de bulaşık olduğu belirlenmiştir. Toksin üreten izolatların ürettikleri aflatoksin miktarı ise 3,2 Log10 ppb ile 6,7 Log10 ppb arasında değişiklik göstermiştir. Bununla birlikte kırmızıbiber örneklerinde A. flavus türünün S ırkına nadir rastlandığı, büyük oranda L ırkının görüldüğü belirlenmiştir. Propagül sayısı ile izolatların toksin üretme kabiliyetleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunamamıştır. Objective: Kahramanmaraş, located south of Turkey, has large cultivation areas in order to produce red pepper. Dried red pepper is the most produced spice in the world and dried foods are products exposed to the most mycotoxin contamination. Of these mycotoxins, aflatoxins are toxic fungal compound produced by several species of Aspergillus genus. According to Turkish Food Codex Regulation on Contaminants it was limited total aflatoxin amount in spices with10 μg/kg. Aflatoxin contaminated products may be effect toxic and carcinogenic. Contamination with aflatoxins reduces crop quality and limits marketing possibilities. Aspergillus flavus species can be divided into two groups as S and L strains. Generally S strain tends to produce greater quantities of aflatoxins than do L strain. Many of the Aspergillus molds belonging L strain cannot produce aflatoxin. Non toxigenicisolates of A. flavus can be used as biological control agents to prevent aflatoxin contamination. This study was carried out in order to determine the aflatoxin -producing species on red pepper and identify isolates that lack the ability to produce toxins under suitable conditions. Method: S and L strains of A. flavus isolated were transferred to A&M media. Aflatoxin quantification was made with HPLC. Results: It was determined that aflatoxin producing abilities of A. flavus isolates isolated from red pepper samples. 63 of 212 A. flavus isolates isolated from total 15 samples could not produce aflatoxin under suitable conditions. Conclusion: Aspergillus species were determined in mold contaminated red pepper samples in the study. A. flavus was found as dominant species in the samples. The samples were also determined to contaminate with A. parasiticus and A. tamara species. Aflatoxin quantity of toxin producing isolates varied between 3,2 Log10 ppb and 6,7 Log10 ppb. Additionally, while it was determined that S strain of A. flavus was rarely found, L strain was mostly found in red pepper samples. It was not found any statistically significant relationship between the number of propagules and toxin producing ability of isolates.
Authors and Affiliations
Bekir Bülent ARPACI, Ayhan AK, Kerim KARATAŞ, Mehmet KOÇ, Peter J. COTTY
Ankara’da insana tutunan kene türleri: Tür çeşitliliği, konak özellikleri ve coğrafi dağılım (Ticks species biting humans in Ankara: Species diversity, hosts and geographical distribution)
Amaç: Keneler tropikal ve subtropikal iklim kuşaklarında yaşayan, gelişme dönemleri boyunca kan emmek zorunda olan ektoparazitlerdir. İnsan ve hayvanları etkileyen hastalıkların en önemli vektörleri arasındadırlar. Kenel...
Klinik örneklerden izole edilen Pseudomonas aeruginosa suşlarının yıllara göre antibiyotik direnci (Antibiotic resistance rates of Pseudomonas aeruginosa strains isolated from clinical specimens by years)
Amaç: Hastanemiz mikrobiyoloji laboratuvarına gönderilen örneklerden izole edilen P. aeruginosa suşlarının 2011-2015 yıllarındaki antibiyotik direnç yüzdelerinin dağılımının saptanması amaçlanmıştır. Yöntem: P. aeruginos...
Üniversite öğrencilerinin gıda okuryazarlığı ve gıda güvenliği konusunda bilgi, tutum ve davranışları “Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu örneği” (University students food literacy and food safety knowledge, attitudes and behaviors “Example of Amasya University Sabuncuoğlu Şerefeddin Health Services Vocational School”)
Amaç: Gıda güvenliğini bilmek ve gıda okuryazarlığı; sağlıklı gıdaya ulaşma konusundaki yeteneğimizi ifade etmektedir. Beslenme ve gıda alışkanlıkları insan sağlığını etkileyen en temel faktörlerdendir. Tüketicilerin güv...
Antibiotic resistance and metallo-beta-lactamase positivity in carbapenem-resistant non-fermentative Gram negative bacilli (Karbapenemlere dirençli non-fermenter Gram negatif basillerde antibiyotik direnci ve metallo-beta-laktamaz pozitifliği)
Objective: Antibiotic resistance in Gram negative bacteria is an increasing problem worldwide and a challenging issue for the physicians in both nosocomial and community-acquired infections. Infections caused by metallo-...
Yoğun bakım hastalarında hastane kaynaklı pnömoni olgularının değerlendirilmesi ve sık görülen bakteriyel etkenlerin antimikrobiyallere dirençlerinin araştırılması (Evaluation of nosocomial pneumonia in intensive care unit patients and investigation of antimicrobial resistance of frequently encountered bacterial isolates)
Amaç: Bu çalışmanın amacı; hastanemiz yoğun bakım üniteleri (YBÜ)’nde yatmakta olan hastalardan alınan alt solunum yolu örneklerinden izole edilen hastane kaynaklı pnömoni (HKP) etkenlerinin tür dağılımlarını, direnç pat...