Mushaf Kitâbetinde Hattat Tasarrufları

Journal Title: Sultan İlahiyat Araştırmaları Dergisi (SİAD) - Year 2023, Vol 1, Issue 1

Abstract

Bu makalenin konusu, Hz. Peygamber döneminde yazılmasından başlamak üzere Hz. Osman döneminde istinsah edilmesi ile başlayan ve Abbâsîlerin ilk dönemlerinde Ebû Abdirrahmân el-Halîl b. Ahmed b. Amr b. Temîm el-Ferâhîdî’nin (öl. 175/791) yaptığı çalışmalar ile son şeklini bulan Mushaf yazımı ve okumaya katkı sağlayan hareke, nokta vb. işaretlerdir. İsminin bir tecellisi olarak dünya üzerinde en çok okunan kitap olan Kur’ân-ı Kerîm, Hz. Peygamber’e vahyedilmeye başladığı ilk andan itibaren öncelikle ezberlenmek suretiyle kayıt altına alınmaya başlanmıştır. Başta Hz.Peygamber’in kendisi ve akabinde de sahabe tarafından ezberlenmek suretiyle ilk tescili sağlanan Kur’ân’ın, yazı konusunda mahir sahabilerin marifetiyle satırlara da aktarılarak başka bir surette de tescil edilmesi sağlanmıştı. Kur’ân ilimleri kitâbiyatında “vahiy kâtipleri” olarak söz edilen bu ilk dönem hattatları bugünkü şekil ve teknikle olmasa da Kur’ân’ı baştan sona çeşitli malzemeler üzerine yazmak suretiyle kayıt altına almışlardır. Başlangıçta bir kitap haline getirilmemiş olan bu yazılı malzemeler Hz. Ebûbekir döneminde derlenip bir araya getirilmiş ve nihâyetinde Hz. Osman döneminde tekrardan yazdırılmak suretiyle Mushaf haline getirilmiştir. Kur’ân-ı Kerîm’in ilk olarak yazıldığı ve daha sonra istinsah edildiği dönemlerde Arap yazısı, iskeleti benzer harfleri birbirinden ayıracak noktalar ve okumayı kolaylaştıracak harekelerden yoksundu. Birçok âyetin farklı şekillerde okunmasının yolunu açan bu durum, okuryazar olan Araplar arasında bile ihtilaflara neden olmuştur. Arap olmayanlar ise Arapçanın dil özelliklerine vakıf olmamaları hasebiyle Kur’ân okumada Araplara nazaran çok daha büyük güçlüklerle karşılaşmışlardır .Müslümanlar arasında önemli bir problem haline gelen bu meselenin çözümüne katkı sağlamak üzere Kur’ân’a öncelikle i′râbı gösteren işaretler konulmuş, akabinde yazılışı birbirine benzeyen harfler birbirinden farklı nokta konfigürasyonlarıyla kendilerine has formlara kavuşturulmuş, son olarak da Kur’ân metninin tamamen harekelenmesi ile kırâati kolaylaştırmaya matuf hattat tasarrufları ile metin günümüzdeki şekline kavuşturulmuştur .Ancak mushaf metni üzerinde gerçekleştirilen hattat tasarrufları her zaman kırâati kolaylaştırmaya matuf olmamıştır. Halîl b. Ahmed’in Kur’ân’ın klasik formu üzerinde harekeleme çalışmasını yaptığı dönemde Arap yazı sanatında da yazının estetik yönünü önceleyen bazı gelişmelere tanık olunmuştur. Özellikle hicrî ikinci asırdan başlamak üzere Arap yazı sanatında ortaya konan yenilikler Mushaf yazımında estetiğe yönelik hattat tasarruflarının önünü açmıştır. Sistemli bir hale gelinceye kadar yaklaşık beş asır devam eden bu gelişme süreci yazının estetik yönüne üst düzey katkı sağlamış olmasına rağmen maalesef zaman içerisinde estetik kaygısının baskın hale gelmesiyle kırâatte kolaylık sağlamak yerine zaman zaman yanlış okumalara yol açabilen kompozisyonların oluşmasına da sebep olmuştur. The subject of this article arethis article are the diacritical mark, dots,etc.That contributed to reading and Mushaf style of writing written during the Prophet’s period, copied during the Ottoman period, given the last form byEbû Abdirrahmân el-Halîl b. Ahmed b. Amr b. Temîm el-Ferâhîdî (d. 175/791), during the early Abbasid era. The Holy Quran, which is the most read book in the world as a manifestation of its name, began to be recorded by memorizing since thefirst moment it was revealed to the Prophet. The Quran, which was first recorded by memorization by the Prophet himself and then by his companions, was recorded in another way by writing on the lines with the help of the companions who were skilled in writing. These early calligraphers, who are referred to as "revelation scribes" in the Quranic sciences literature, recorded the Qur'an from beginning to end by writing on various materials, although not in today's form and technique. These written materials, which were not initially compiled into a book, were compiled and brought together during the reign of Abu Bakr and eventually were rewritten and turned into Mushafduring the reign of Osman.At the time when the Holy Quran was first written and later copied, the Arabic script lacked the dots to distinguish similar letters and the marksthat would make it easier to read. This situation, which paved the way for many verses to be read in different ways, caused conflicts even among literate Arabs. Non-Arabs, on the other hand, encountered much greater difficulties in reading the Quran than Arabs asthey were not familiar with the linguistic features of Arabic. In order to contribute to the solution of this issue, which has become an important problem among Muslims, first of all, signs indicating i'rab were placed in the Quran, and then letters with similar spellings were given their own forms with different dot configurations, finally by completely activating the text of the Quran, the calligrapher's practices aimed at facilitating recitation were brought to their current form. The calligrapher's arrangements made on the text of the Mushafwere not always aimed at making the recitation easier. During the period when Halil b. Ahmed was working on the hyphenation on the classical form of the Quran, some developments were made in the art of Arabic calligraphy that prioritized the aesthetic aspect of the writing. The innovations introduced in the art of Arabic calligraphy, especially starting from the Hijri II. century, paved the way for aesthetic calligrapher practices in writing the Mushaf. Although this development process, which continued for about five centuries until it became systematic, contributed to the aesthetic aspect of the writing at a high level, unfortunately, as the aesthetic concern became dominant over time, it also caused theformation of compositions that could sometimes lead to misreadings, instead of contributing to the ease of reading.

Authors and Affiliations

Abdullah Refik Acar, Prof. Dr. Ali Rıza Gül

Keywords

Related Articles

Kur'ân'da İnsanla İlgili Sembolik İfadelerin Analizi

Her kelam sahibinin kendine özgü bir dili ve anlatım biçimi vardır. Yüce Allah ilah olması hasebiyle diğer kelam sahiplerinden ontolojik anlamda farklı vasıflar taşımaktadır. Dolayısıyla kendisiyle arasında onto...

Maḥmûd Şuḳayr’in Bedbaht Kadının Ritüelleri Adlı Küçürek Öyküsü Üzerine Bir İnceleme

‘Üç beş sözcük. Kısa tutulmuş, ince işlenmiş, gösterişten uzak, köşeli beş on cümle... Hem geniş bir özgürlük sahasına sahip, hem de katı kurallara sahip.’(Kökden, 1997, 16)Bu çalışma, küçürek öykülerin belirgin özellikl...

Tefsîrü’l-Menār’daki İncelikler

Kur’ân, Allah’ınCebrâilvasıtasıyla Hz.Peygamber’e indirdiği ve Hz. Peygamber’in bütün insanlığa tebliğettiği son ilahî kitaptır. Bu ilahî kitap belâği ve edebî özelliklerle indirilmiştir. Belâğatın zirveolduğubir toplumd...

Yeni İlm-i Kelâm’ın Oluşum Sürecindeki Etkenler ve Yeni İlm-i Kelâm’ın Temsilcileri Üzerine Bir Değerlendirme

Kelam ilmi Müslümanların en çok ihtiyaç duyduğu itikâdi sahada sapkın gruplarla mücadele eden bir ilimdir. Teknolojik gelişmelerin birbirini takip ettiği ve maddeci düşüncelerin insanları etkilediği çağımızda d...

1990’ların Postkolonyal Yansımaları: Chigozie Obioma’nın Balıkçılar İsimli Romanı

Chigozie Obioma, Balıkçılar isimli romanının Man Booker ödülü için belirlenen son altı eser arasında gösterilmesinden sonra edebiyat çevrelerince tartışılmaya başlanan bir yazardır. Balıkçılar romanı temelde dört...

Download PDF file
  • EP ID EP742403
  • DOI https://doi.org/10.5281/zenodo.10428318
  • Views 19
  • Downloads 0

How To Cite

Abdullah Refik Acar, Prof. Dr. Ali Rıza Gül (2023). Mushaf Kitâbetinde Hattat Tasarrufları. Sultan İlahiyat Araştırmaları Dergisi (SİAD), 1(1), -. https://europub.co.uk/articles/-A-742403