Sadreddin Konevi’de İnsan-ı Kâmil Anlayışı ve Medeniyete Etkileri
Journal Title: Marife Dini Araştırmalar Dergisi - Year 2016, Vol 16, Issue 2
Abstract
Bir medeniyetin oluşumunda en önemli unsur o medeniyeti şekillendiren toplumun özellikleridir. Bir toplum da; ancak içinde var olan bireylerin niteliklerine göre şekillenebilir. Bu anlamda o toplumda bulunan bireylerin sahip olduğu veya sahip olması gereken nitelikler de üzerinde durulması gereken önemli bir husustur. Değerleri temele alan üst insan modelinin daha ziyade vahiy kaynaklı Doğu Medeniyetlerine veya Doğu’dan beslenmiş Batı Medeniyeti’nin bir kısmına ait olduğu görülürken, güce dayalı seküler insan tipinin ise Batı Medeniyetinin kendi ürünü olduğu söylenebilir. İslam Medeniyetinin oluşumunda önemli bir yere sahip olan Sadreddin Konevî’nin İnsan-ı Kâmil tasavvuru, hakikat ve mertebe açısından Hakk ile arasında mesafeyi kaldıran bir insan anlayışına dayanmaktadır. İnsan-ı Kâmil; Allah’ın güzel sıfatlarıyla kendisine tecelli ettiği ve bu tecelliyi kötü fiilleriyle lekelemeyen, temiz kalıp en güzel şekilde yansıtabilen bir kimsedir. İnsan, ancak ahlakın en yüksek derecesi olan doğru sözlülük, temiz kalplilik ve iyi davranışlara sahip olduğu takdirde Allah’ın sıfatlarının kendisinde görülebileceği üst bir insan olabilir. İyilik, güzellik ve mükemmelliğin kaynağı olan Allah, kâinata da bu sıfatlarıyla tecelli etmektedir. Aynı şekilde bu sıfatlar İnsan-ı Kamil’in sıfatları ve işleridir. İyilik, güzellik ve mükemmelliği yaratıcısının sıfatları olarak gören ve üstün insan olarak bu sıfatlara en yüksek derecede sahip bir kişiliği tanımlayan medeniyet anlayışı bu görüşlere sadık kaldığı sürece yeryüzünde barış, adalet ve merhamet gibi değerlerin de en önemli temsilcisi olmuştur. Bu anlamda Sadreddin Konevî ve onun gibi vahiy ve sünnetle beslenmiş düşünürlerin üst insan tanımlamaları İslam Medeniyetinin şekillenmesinde önemli rol oynamıştır.
Authors and Affiliations
Ömer Faruk Erdem
The Zakariyah-Yahya Story in the Context of Inconsistent Verses
The story of Zakariyah-Yahya, which is one of the fables of Quran, is passed in the Surah Ali Imran (3/37-42), in the Surah Maryam (19/1-11) and in the Surah Al-Anbiya. It’s explained the appeal of Zakariyah to his god f...
The Factors and Dynamics of Imanigation of Civilization (A Work in the Light of the Data of Qur'an)
The places where societies can meet the need are generally defined as City / Medina. The fact that the needs can be met naturally brings with, mutual rights and responsibilities. Therefore, the elements such as the medin...
Buhârî’nin Kitâbü’l-Îmân’ı Üzerine Hanefî Bakış Açısı -Bedrüddîn el-Aynî Örneği-
İmanla ilgili hususlar erken dönemlerden itibaren îtikâdî ve amelî fırkalar arasında ihtilaf konusu olmuştur. İman-amel, büyük günah-iman ilişkisi konusunda ilk defa Hâricilerin görüş belirtmesi ile gündeme gelen "İman"...
The Imagination of Allah in of Sayf al-Din al-Amidi
The subject of our research is concept of God that has been the oldest and an invariable matter in the history of thought. All thinkers and philosophers stated their views on this concept. Although members of divine reli...
Osmanlı Dönemi Medreselerinde Hadis Eğitimine Entelektüel Bir Katkı: Şerh ve Hâşiye Yazıcılığı
Medrese eğitiminde Temel İslam Bilimleri ulûm-ı âliye olarak okutulmuştur. Kanunname, vakfiye ve diğer bazı verilere dayanılarak bu ilimlerin eğitiminde hangi eserlerin kaynak olarak kullanıldığı belirlenmiştir. Ancak ar...