Aydın, M. Ş. (2017). Din eğitimi bilimi. Kayseri: Kimlik

Journal Title: Türkiye Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi - Year 2018, Vol 0, Issue 5

Abstract

Din eğitimi faaliyetlerini geçmiş, bugün ve gelecek perspektifi içinde, bilimsel bir yaklaşımla incelemeyi ve sistematik hale getirmeyi kendine amaç edinen din eğitimi bilimi Türkiye’de oldukça genç bir disiplindir. Günümüzde din eğitimi bilimi çalışmaları büyük ölçüde yüksek din eğitimi kurumları bünyesinde yer alan din eğitimi anabilim dallarının öncülüğünde yürütülmektedir. Kendine özgü konu alanı ve problemleri olan din eğitimi biliminin yöneldiği meseleleri sağlıklı bir şekilde inceleyebilmesi için öncelikle kendi metodolojisini belirginleştirmesi gerekmektedir. Bir ilmi uğraşı alanının bilimselleşebilmesi, belli bir iç tutarlığa ve yapısal bütünlüğe erişebilmesinin en temel şartlarından birisi, ele alış biçimi ya da metodolojik meselelerini belli bir netliğe kavuşturmasıdır. Nitekim “kem alât ile kemalât olmaz” denmiştir. Din eğitimi biliminin metodolojik meselelerini kendine konu edinen belli çalışmaların varlığı bilinmektedir. Bunlar içerisinde Beyza Bilgin’in Eğitim Bilimi ve Din Eğitimi, Kerim Yavuz’un Günümüzde Din Eğitimi, Suat Cebeci’nin Din Eğitimi Bilimi ve Türkiye’de Din Eğitimi, Cemal Tosun’un Din Eğitimi Bilimine Giriş başlıklı çalışmaları ilk akla gelen çalışmalardır. Bununla beraber Türkiye’de ve dünyada son dönemlerde yaşanan gelişmeler, bu bağlamda sosyal bilimlerin farklı alanları ile bilhassa eğitim bilimi ve ilahiyat alanında ortaya çıkan yeni gelişme, tartışma ve yaklaşımlar din eğitimi biliminin metodolojik meselelerini güncellemeyi, yeniden ele almayı gerektirmektedir. Bir bilimsel disiplini sürekli canlı ve ayakta tutan da işte bu metodolojik dinamizmdir. Yukarıdaki temel kaygıdan yola çıkılarak kaleme alınan Din Eğitimi Bilimi üç bölümden oluşmaktadır. “Eğitim’den ‘Din Eğitimi’ne” başlığını taşıyan birinci bölüm, insanın var olmasıyla başlayan eğitim olgusundan yola çıkarak sözü İslam eğitim tarihine, hususen Hz.Peygamberin örnekliği özelinde İslam eğitim tarihinde yaşanan önemli gelişmelere getirmektedir. Din eğitimi olgusu ile insan, eğitim, bilgi vb. kavramlar arasındaki ilişkilerin tarihsel gelişiminin sistematik biçimde incelendiği bu bölüm, İslam tarihinde eğitim olgusunun bütün yapı ve işleyişiyle, teori ve pratiğiyle tevhit eksenli bir ontolojik, epistemolojik ve aksiyolojik bütünlükten uzaklaşıp daha parçalı bir yapıya evrilmesinin, bu süreçte ortaya çıkan bir takım tarihsel ve güncel arayışlar ile bunların doğurduğu problemlerin eleştirel bir tahlilini yapmaktadır. Bu bölüm, ilim ve bilgi anlayışının eğitim eliyle tevhidinden yine eğitim marifetiyle tefrikine giden süreci ve bu süreçte oluşan eğitsel sancıları çarpıcı bir dille özetlemektedir. İslam eğitim gerçekliği, günümüz din eğitimi olgusu ve bu olgular ile yakından ilgili olan din eğitimi biliminin tarihsel gelişiminin anlaşılması için bu bölüm önemli bir çerçeve sunmaktadır. “Bazı Temel Kavramlar’ başlıklı ikinci bölüm “din”, “öğrenme”, “öğretme”, “öğretim”, “eğitim”, “din eğitimi”, “din öğretimi”, “İslamî eğitim”, “İslam eğitimi”, “dini bilgi”, “bilginin İslâmîleştirilmesi” gibi din eğitimi biliminin en temel kavramlarının analizini sunmaktadır. Oldukça kapsamlı bir muhtevaya sahip olan bu bölümde özellikle “din eğitimi”, “İslamî eğitim”, “dini bilgi” gibi mürekkep kavramların daha etraflıca incelendiği görülmektedir. Bu bölümde “eğitim”-“öğretim”, “din eğitimi”-“din öğretimi”, “İslam eğitimi”-“İslamî eğitim” kavramları arasında oluşan terminolojik problemler örnekleriyle incelenmekte, din eğitimi kavramı öğelerine ayrılarak yapısal bir bütünlük içerisinde analiz edilmekte, tüm bu kavram ve kavram öbekleri etrafında oluşan yanlış anlayış ve kullanımlar örnekleriyle tartışılmaktadır. Yine bu bölümde çokça karıştırılan, yer yer bilinçli ya da bilinçsizce birbirinin yerine kullanılan “din eğitimi” ile “dinî eğitim”in farkı açıklanmaktadır. Bu bölümde, çalışmayı kendine özgü kılan, bir kısmı ilk defa bu kitapta ortaya konmuş olan önemli terminolojik ve epistemolojik konular da ele alınmıştır: İslamî eğitimin mahiyeti, temel amaçları ve niteliği; İslam eğitimi ve özellikle “benimsetici İslam eğitimi” kavramı, dini bilginin mahiyeti ve eğitimle ilişkisi, bilginin İslamileştirilmesi. Özellikle dini bilginin farklı yönleriyle ve etraflıca incelenmesi, ardından bu bilginin paylaşımı/öğretimi meselesinin tartışılması din eğitimi biliminin epistemolojik arka planının daha iyi anlaşılması bakımından oldukça önemlidir. Çalışmanın üçüncü ve “Din Eğitimi Bilimi” başlıklı son bölümü hacimce en geniş bölüm olup Türkiye’deki din eğitimi gerçekliğinin eleştirel bir tasvirini yaparak, din eğitimi biliminin bir bilimsel disiplin olarak Türkiye’de doğuş ve gelişim sürecini farklı yönleriyle tahlil etmektedir. Bu bölümde din eğitimi biliminin daha iyi anlaşılabilmesi için öncelikle bilim ve eğitim bilimi kavramları incelenmektedir. Bir sonraki alt başlık olan “Din Eğitimi Bilimi” başlığı altında sırasıyla din eğitimi biliminin tanımı, amaçları, konusu, gelişim süreci (Batı’da, İslam dünyasında ve Türkiye’de), gecikmesinin nedenleri, alanı ve görevleri, alt bilim dalları, araştırma yöntemleri, bilimler içindeki yeri ve diğer bilimlerle ilişkisi ele alınmaktadır. Bu bölümde din eğitimi biliminin oluşum/gelişim serüveni incelenirken Türkiye’de Cumhuriyet sonrası din eğitiminin kronolojik panoraması eleştirel birperspektifle verilmekte, bu süreçte ortaya çıkan birçok sosyo-politik anlayış ve uygulamanın din eğitimine ve din eğitimi biliminin gelişimine olan etkileri sebep ve sonuçları ile tartışılmaktadır. Üçüncü bölümde din eğitimi biliminin alanı ve görevleri ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Bu kapsamda din eğitimi biliminin bir bilimsel disiplin olarak öncelikle kendi varlığını ortaya koyması, dilini ve terminolojisini oluşturması/geliştirmesi gerektiğinin altı çizilmektedir. Gerçekten de bir bilim dalının kendi varlığı, anlamı, dili ve terminolojik dayanakları üzerinde yeterince bilgi üretmeden nitelikli çalışmalar yapması hayli zordur. İşte bunu gerçekleştirdikten sonra, çalışmada da ortaya konduğu gibi diğer meselelere, söz gelimi din eğitimi faaliyetlerine ilişkin bilgi ve teoriler geliştirmeye, dini eğitimi farklı açılardan temellendirmeye, din eğitiminde yeni yönelişler üzerinde çalışmaya, din eğitimine ilişkin yeni ve özgün modeller geliştirmeye, örgün ve yaygın din eğitimi alanlarında program geliştirmeye, öğretmen yetiştirmeye vb. yönelebilecektir. Bu bölümde din eğitimi alanında dünya ölçeğinde ortaya çıkan ve terminolojik açıdan ülkemizde birçok kafa karışıklığına ve anlam belirsizliğine yol açan eski-yeni din eğitimi yaklaşımları tanıtılmakta, bunların Türkiye’deki din eğitimi gerçekliğiyle ilişkileri tartışılmakta, bu bağlamda bilhassa zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi çerçevesinde ortaya çıkan birçok görüş ve eleştiri çok yönlü olarak değerlendirmektedir. Din Eğitimi Bilimi din eğitimi biliminin metodolojik meselelerini Türkiye’nin kendine özgü tarihsel ve güncel gerçekliğine yaslanarak dünyada yaşanan eğitim bilimsel gelişmeleri de göz ardı etmeden incelemeye çalışmaktadır. Din Eğitimi Bilimi’nde metodolojik kaygı ve kurgular, Türkiye’nin örgün ve yaygın din eğitimi gerçekliğinin sistematik bir biçimde okunması, anlaşılması, eleştirel süzgeçlerden geçirilmesi üzerine kurgulanmaya çalışılmaktadır. Bu yaklaşım din eğitiminin geçmişi ve bu günüyle daha iyi anlaşılması, yarınına ilişkin bilimsel, yerli fakat evrenselle bütünleşmiş bir bakış açısının geliştirilebilmesi ve güncel din eğitimi pratiğini bu bakışla yeniden üretebilme adına son derece önemlidir. Güncel pratikle organik ilişki içerisinde, bu pratiğin eleştirel bir gözle okunmasından süzülmüş, aynı zamanda yerel-evrensel dengesi üzerinde kurgulanmış bir din eğitimi bilimi Türkiye’deki örgün ve yaygın din eğitimi ve dini hayatın niteliği ve geleceği açısından büyük ehemmiyet arz etmektedir. Çalışmayı benzerlerinden farklı kılan önemli özellikler bulunmaktadır. Bir kere Din Eğitimi Bilimi referans ve atıf çerçevesi olarak İslam eğitim mirası ve onun terminolojik kaygılarından güçlü biçimde etkilenmiştir. Din eğitimi biliminin metodolojik meselelerini izah ederken gerek uzak gerekse yakın dönem İslam eğitim tarihinde ortaya çıkan önemli şahıs, eser, kurum vb. ile tarihsel problemlere gerektiği/yeteri kadar atıflar yaparak ele aldığı meselelerin tarihsel arka planlarıyla güçlü irtibatlar kurmaya çalışmaktadır. Çalışmanın en güçlü yanlarından birisi, tarihsel mirasla bu gün ve yarın arasında kurduğu yapısal ve ontolojik ilişkinin kitap boyunca sürekli canlı tutulmaya çalışılması, bu ilişkinin günümüz din eğitimi pratiği açısından anlamının güncel örneklerle çok yönlü olarak tartışılmış olmasıdır. Çalışmanın en önemli özelliklerinden birisi din eğitimi gerçekliğine objektif ve eleştirel bir perspektifle yaklaşmasıdır. Bilindiği gibi Türkiye’de birçok konuda olduğu gibi din eğitimi gerçekliği de söz konusu olduğunda aşırı uçlara savrulmuş, yer yer yüceltici ya da tümden dışlayıcı birçok tavır gelişmiştir. Bu tavırların tuzağına düşmeden din eğitiminin problemlerini soğukkanlılıkla tartışmak, özgün ve yapıcı çözümler getirmek, kısaca birçok “yüklü” meseleye bilimsel bakımdan ışık tutmak hayli zor, cesaret, emek ve maliyet isteyen bir iştir. Çalışmanın bir diğer önemli özelliği pedagojik bir kurguyla anlamayı, derinleşmeyi, metne hâkimiyeti kolaylaştırıcı birçok etkinlik örneği içermesidir. Eserin okuru sürekli düşünmeye, tartışmaya, araştırmaya yönlendirmesine yönelik içeriği ve tasarımıyla alanındaki diğer çalışmalardan önemli ölçüde ayrıldığı söylenebilir. Gerek ele aldığı konuların güncelliği ve derinliği gerekse konuları ele alışındaki bilimsel ve özgün üslubuyla Din Eğitimi Bilimi alanında önemli bir boşluğu dolduracak niteliktedir.

Authors and Affiliations

Cemil OSMANOĞLU

Keywords

Related Articles

Zacharias Frankel ve Solomon Schechter’in Entelektüel Kişilikleri ve Muhafazakar Yahudiliğe Etkileri

Muhafazakar Yahudilikte Zacharias Frankel (ö. 1975) ve Solomon Schechter (ö. 1915)’in çok büyük önemi vardır. Öncelikle bu önem, Yahudiliğin tarihsel olarak sürekli yenilendiğini savunan Tarihi Ekol’ün kurucusu Frankel’i...

ŞİÎ MÜFESSİR AYYÂŞÎ'NİN TEFSİRİNDE ZAYIF HADİS

Hadis ve rical bilgisinin yanında telif ettiği rivayet tefsiri ile de Ayyâşî Şia için önemli bir âlim olmuştur. Kendisinden sonraki âlimler onun hadis ve rical bilgisinden çokça faydalanmışlardır. Hayatının ilk yıllarınd...

Vurgun A. (2017). II. Abdülhamid dönemi ilköğretimde ahlak eğitimi. İstanbul: Yeditepe

Tarih öğretmenliği bölümünü bitiren ve “Türkiye’de Milli Tarih Anlayışı ve Öğretimi” adlı teziyle 2014 yılında yüksek lisansını tamamlayan Ahmet Vurgun, Türk eğitim tarihi, tarih eğitimi ve yerel tarih alanlarında çalışm...

Kur’an’a Bakış

Bir nevi cep kitabı türünde olan bu kitabın iç kapağında yazarın “Sizi rahatsız etmeye geldim…!” sözüyle dikkatleri üzerine çektiğini yine kitabın arka dış kısmında “Hangi Kur’an?” sorusuna vurgu yaparak merak uyandırmay...

İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Öğretmenlerinin Değer Öğretiminde Kullandıkları Araç ve Gereçler-Nitel Bir Araştırma

Bu çalışmanın amacı, araştırmamıza katılan İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmenlerinin değer öğretiminde hangi araç-gereçleri, nasıl kullandıklarını ortaya koymaktır. Bu çalışmada nitel araştırma modeli...

Download PDF file
  • EP ID EP387133
  • DOI -
  • Views 104
  • Downloads 0

How To Cite

Cemil OSMANOĞLU (2018). Aydın, M. Ş. (2017). Din eğitimi bilimi. Kayseri: Kimlik. Türkiye Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi, 0(5), 129-132. https://europub.co.uk/articles/-A-387133