Kardiyovasküler Cerrahi Yoğun Bakım Ünitesinde Subhipnotik Dozda Propofol Kullanımının Postoperatif Bulantı ve Kusmaya Etkisi
Journal Title: Yeni Yuzyil Journal of Medical Sciences - Year 2021, Vol 2, Issue 1
Abstract
Amaç Kardiyak cerrahide postoperatif bulantı kusma (POBK) sıklığı %45- 50’dir. Kalp damar cerrahisi yoğun bakım ünitesinde ekstübasyon aşaması, kalp atım hızında ve kan basıncında değişikliklerin ve ritim bozukluklarının görülebileceği kritik dönemdir. Sempatik uyarı miyokardiyal kontraktiliteyi ve sistemik vasküler resistansı artırır, miyorkardiyal iskemi, aritmi, kanama eğilimi oluşturur. Öğürmekse parasempatik sistemi aktive ederek bradikardi ve hipotansiyonla sonuçlanabilir. Tüm bu olumsuzlukları önlemek üzere kalp damar cerrahisi yoğun bakım ünitesinde postoperatif bulantı-kusmayı önlemede farklı ilaçlar önerilmiştir. Çalışmamızda ekstübasyon öncesi uygulanan subhipnotik doz propofol ve deksametazonun postoperatif bulantı-kusma ve hemodinamik parametrelere etkilerini irdeledik. Materyal ve Metod Çalışmaya alınan 45 hasta rastgele üç gruba ayrıldı. Grup P’ye ekstübasyondan 10 dakika önce 10 mg IV propofol, Grup D’ye 5 mg IV deksametazon, grup K’ya 2 ml IV serum fizyolojik verildi. Enjeksiyon öncesinde, ekstubasyon sonrası 2 ve 10. dakikalarda, ekstübasyon sonrası 1. ve 5. dakikalarda ortalama arter basıncı (OAB), kalp atım hızı (KAH), oksijen saturasyonu (SpO2) kaydedildi. Bulantı hissi, sedasyon düzeyi değerlendirildi. Ekstübasyon sonrası 12 saatlik periyodda bulantı şiddeti, kusma sayısı, hemodinamik değişiklikler ve hasta yakınmaları kaydedildi. Bulgular OAB; GP’de ilaç öncesi-sonrası 2. dakika farkı anlamlıydı. Ekstübasyon öncesi-sonrası 1-5. dakikada ilaç öncesine göre fark yokken, ekstübasyon öncesine oranla anlamlı yüksekti. GD’de sadece ekstübasyon sonrası 1. dakikada anlamlı arttı. 5. dakikada ekstübasyon öncesine döndü. Düşüş ekstübasyon sonrası 1. dakikadakinden anlamlıydı. GK’da ilaç öncesi-sonrası fark yokken ekstübasyon sonrası 1. dakikada anlamlı yükseldi. Gruplar arası karşılaştırmada ilaç sonrası 2. dakikada GP-GD arasında anlamlı farklılık bulundu. KAH; GP’de fark hiçbir dönemde anlamlı değildi. GD’deyse ekstübasyon öncesi-sonrası 1. dakika farklıydı. GK’da benzer durum saptandı. Gruplar arası karşılaştırmada ölçümlerde farklılık yoktu. SpO2; Her üç grupta da grup içi-arası karşılaştırmada farklılık saptanmadı. VDS’da ekstübasyon sonrası GP-GD, GP-GK, GD-GK arasında fark anlamlıydı. Diğer dönemlerde GP-GD arasında farklılık saptanmazken GK’yla arasında anlamlı fark vardı. RSS’ye göre gruplar arası değerlendirmede GP’deki değerler ölçümlerde her iki gruptan daha yüksek ancak anlamlı farklı değildi. 12 saatlik takipte komplikasyonlar; GP’de kusma (3), aritmi (4), baş dönmesi (3), uyuşukluk (4); GD’de hipertansiyon (1), aritmi (2); GK’daysa kusma (2), hipertansiyon (1), aritmi (6), baş dönmesi (1), uyuşukluk (2) ve ağrı (2) saptandı. Sonuç Ekstübasyon öncesi propofol ve deksamatazon bulantıyı azaltmada etkili ancak kusmayı önlemede etkili değildi. İlaçların ciddi herhangi bir yan etkileri olmamıştır. Ayrıca RSS’de fark olmaksızın ekstübasyon işlemi GP’de daha rahat tolere edilmiştir.
Authors and Affiliations
Yaşar Gökhan GÜL, Ali HASPOLAT, Halide OĞUŞ, Tuncer KOÇAK, Ali Şefik KÖPRÜLÜ
Biosensor Platforms for Cancer Derived Exosomes Detection
Early diagnosis is one of the biggest challenges in the fight against cancer. Traditional cancer diagnosis methods have some disadvantages such as requiring expertise, involving invasive procedures, radiation exposure...
Hematoloji Hastalarının Depresyon, Umutsuzluk ve Yaşam Kalitelerinin Değerlendirilmesi
Amaç; Bu araştırma tanımlayıcı tipte bir araştırma olup, hematoloji hastalarının depresyon, umutsuzluk ve yaşam kalitelerini değerlendirmek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Yöntem; Araştırma Ankara ilinde bulunan Atatü...
Koklear İmplant Tanı Testleri ve Sağlık Uygulama Tebliği
İşitme kaybı prelingual dönemde ortaya çıkabileceği gibi perilingual veya postlingual dönemde de oluşabilmektedir. Özellikle prelingual ve perilingual dönemde ortaya çıkan işitme kayıpları çocukların konuşma ve dil gel...
Cancer Attributable to Occupational Exposures in Textile Industry
Mesleğe bağlı kanser oluşumu uluslararası anlamda ele alınması gereken bir sağlık sorunudur. Meslek hastalıkları içerisinde kanserin, günümüzde olduğu kadar yakın gelecekte de bir problem olarak süreceği öngörülm...
Maternal Bağlanma ve İlişkili Faktörler
Bağlanma, yaşamın ilk dakikalarında başlayan ve sonrasında bireyin hayatı boyunca sürdüreceği sosyal ilişkiler üzerinde büyük etkisi olan bir kavramdır ve bireyin çevresinde kendisi için önemli gördüğü kişilere...