Müze Eğitiminin Gelişimi
Journal Title: Humanitas Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi - Year 2018, Vol 6, Issue 11
Abstract
Tüm dünyada müzecilik, nadir nesnelerin nüfuz sahibi kişiler tarafından toplanmasıyla başlamıştır.18. yüzyılda bir yüzyıl kadar devam edecek kurumsallaşma sürecinde, koleksiyonların güç ve prestij gösterisi olarak elit bir zümreye sergilenmesi söz konusudur. 19. yüzyılda Fransız Devrimi’nin getirdiği özgürlük ve eşitlik fikirleri sonucunda, 1793’te Louvre’da düzenlenen halka açık ilk sergi ile günümüzde halen gelişmekte olan müze eğitimi alanında ilk adım atılmıştır. O tarihten günümüze, müze eğitimi, yaşanan politik, ekonomik, teknolojik ve dolayısı ile toplumsal dönüşümlerin etkisi altında ve değişen pedagojik yaklaşımlarla ilişki içerisinde gelişim göstermiştir. Bu gelişim sürecinde, müze eğitim uzmanlarının yetişmesi için üniversitelerde açılan müzecilik ya da müze eğitimi bölümleri, yapılan akademik çalışmalarla zenginleşen literatür ve ulusal, uluslar arası kuruluşların belirlediği ölçütler, profesyonelleşme sürecini hızlandırmıştır. Günümüzde müze eğitimi, eleştirel yaklaşımı esas alan ve bu bağlamda, koleksiyondan önce ziyaretçiyi merkeze koyan bir yapıdadır. Müzeler bugün, eğitim programlarını oluştururken farklı hedef kitlelere yönelik, farklı uygulamaları dikkate almaktadırlar. Genel olarak tüm müzelerde birincil hedef kitle olan öğrencilerin, müzelerden doğrudan eğitimi destekleyecek dolaylı ya da yaygın bir eğitim kurumu olarak yararlandırılmaları için müze-okul işbirliğini öngören programlar hazırlanmaktadır. Bunun yanı sıra interaktif uygulamalar ve internet ortamında ulaşılabilen koleksiyonlar, müze eğitimindeki güncel seçenekler olarak değerlendirilebilir. Müze eğitiminin temel amacı, müzenin sahip olduğu nesneleri ziyaretçi ile buluşturarak deneyim yoluyla öğrenme sağlamaktır.
Der Wandel eines Autorimages: Wolfgang Koeppens Reisebücher und ihre Rezeption
Wolfgang Koeppens zu Beginn der fünfziger Jahre erschienenen Romane Tauben im Gras, Das Treibhaus und Der Tod in Rom wurden anfangs fast ausschließlich unter gesellschaftspolitischen Vorzeichen rezipiert. Mit seiner Selb...
Über die Historisierung in Anna Seghers’ "Das siebte Kreuz"
In Anna Seghers’ Roman Das siebte Kreuz (1942) wird die Gesellschaft des ,Dritten Reiches’ dargestellt. Anna Seghers, deren Bedeutung für die Exilliteratur unbestreitbar ist, kombiniert in ihrem Roman Das siebte Kreuz Fa...
Man'yōshū Şiirlerinin İncelenmesinde Oluşumsal Yapısalcı Yöntemin İmkanları
Man'yōshū antolojisi IV.-VIII. yüzyıllar arasındaki yazılı, sözlü geleneğin ürünü şiirleri içeren, en eski Japonca yazılı kaynaktır. Araştırmanın hedefi bugüne kadar pek çok farklı açıdan ele alınmış olan Man'yōshū şiirl...
Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Öğrencilerinin Mekân Kavramına İlişkin Metaforik Algıları
Bu araştırmanın amacı, Üniversite Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü öğrencilerinin mekân kavramına yönelik metaforik algılarını karşılaştırmaktır. Bu amaçla, Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatl...
Milliyetçi İsyanlar Bağlamında Arnavutluk’ta Komite ve Çetelerin Rolü
19. yüzyılda Osmanlı Balkanlarındaki ulusal ayrılıkçı hareketler, dini ve kültürel farklılıklardan dolayı Arnavutlar arasında daha geç ortaya çıkmıştır. Arnavutluk isyanları, ilk zamanlar bağımsızlıktan ziyade 1878 Berli...